***Ailemizin mazot kampanya takipçisi bizim bey, Aytemiz Petrol kovalıyor yol boyunca. Nasılsa mazot alacağız, bari kampanyalı alalım diyor, çok mantıklı . Tam yanaşıyoruz Aytemiz Petrol tabelasını görünce bir bakmışsın, terkedilmiş, tabelaya aldanıp mazot alıyorsun sonra bakıyorsun o petrol, Aytemiz değil. Gözümüz Aytemiz petrolde hep. En ilginci ise ;
Yanaşıyoruz petrole, o yea terkedilmiş değil, pompacı;
Abi ,benzin mi mazot mu?
Mazot diyor bizim bey,
Sanki pidem kalmadı ekmek arabası az sonra gelecek der gibi, ” abi benzinim var da mazotum kalmadı, tanker birazdan gelecek,
Olum mazot biter mi lan , sen nasıl petrolsün ?
***Teyzesinin düğününde, kına seremonisi sırasında Timuçin de elinde mum, kına , başında taç dönmek istiyor. Kınayı soruyor önce, anlatıyorum işte gelenek böyle, kızlar dönüyor gelinin etrafında falan diye…
Niye sadece kızlar dönüyor ,ben de dönmek istiyorum diyor, hemen taç, mum kapıyor gelinle damadın etrafında dönen kalabalığın arasına giriyor .Ses etmiyorum…
Sonradan öğreniyorum ki sanırım salon görevlilerinden olduğu tahmin edilen biri Timuçin’e “sen çık” demiş.
Bizimki ne demiş: “o benim teyzem ,çıkmıyorum, ben de görmek istiyorum ne yapılacaksa”
Ve elinde mum dönmeye devam etmiş teyzesinin etrafındaki kadınlarla birlikte…
Bu arada biz kına yakmaktan bahsedince, gerçekten ateşli alevli bir şey sandı çocuk, anlatamadık ilk başta. Düğünden kına aldık ilk fırsatta yakıp göstereceğiz kına yakma işini…
***Seyahatimizin bir bölümünde babaannemiz de bizimle birlikteydi. Arabaya her bindiğinde s’si uzun olarak çektiği her bisssmillaha Timuçin; babaanne bismillah diyeceğine emniyet kemerini taksana, diyor.
Bizimki arka koltukta, kısa mesafe de olsa kemer takar.
Oğlum, şeytanı kovuyorum işte arabaya binerken diyor babaanne, bizimki, “ama emniyet kemerini takmıyorsun ki babaanne diyor, gülüşüyoruz yine, arabaya her binişimizde yaşanan bu diyaloğa…
***Bizim arabada, araba çalıştıktan sonra navigasyonun açılması için ekranda beliren “kabul ediyorum” u tıklamak gerekiyor. Sohbet ne yöndeydi, konu neydi hatırlamıyorum ama Teo diyor ki “anne kabul ediyorum de”
Evet oğlum, haklısın…
Anne kabul ediyorum der misin?
Hiç öyle düşünmemiştim, doğru söylüyorsun…
Annee kabul etttt !!!
Of kabul ediyorum ,yani ille de böyle mi demem gerekiyor, illa sizin cümlelerinizi mi kurmam gerekiyor?
Anneeeee navigasyonu diyorum navigasyonu kabul eder misin…
Haaaaaa
Topluca gülüşmeler
Bizim bey kaçırmıyor tabi, annenize bir şey kabul ettirmek çok zor çok zor oğlum gör işte…
***Teyzesinin düğününde, düğün neden yapılır sorusuna derin açılımlar yapan ergen oğlan, düğün yapmayacağım diyor. Bence de oğlum, diyorum, destekliyorum seni,
Anne emin misin ?
Tabi ki oğlum ,
Bizim bey: Bence annenin o anki ruh haline göre değişir oğlum . Eğer bir meşgalesi varsa tamam der , yok eğer boş bir dönemindeyse ” ooo olur mu düğünsüz , eksiksiz olsun her şey” diyebilir.
Teomancığım nasıl istersen diyorum, evlilik, düğün, çocuk olmazsa olmaz değil diyorum amma inandırıcı gelmiyor bizim beye…
***Otobanda ilerliyoruz…manyağın biri çöpü boca ediyor otobana,
Selçuk ve ben aynı anda sinirlenince, çocuklar ne oldu diyorlar , diyoruz şerefsizin biri çöp attı…
Plakasını alıp şikayet edelim diyoruz ve plakayı almak için hızlanıyor Selçuk… Bas Selçuk bas, bizimki basıyor, manyak basıyor. Teo diyor ki takip edildiğini anladı, basıyor adam…
Neyse aldık plakayı aradık 155’i…dediler 159 u arayacaksınız…
Aradık 159 u , dedim … plakalı araç çöp attı…
Bir şey yapamayız ,çöpü atmış bir kere, atmadan önce görseydik…
Kendimden emin bir şekilde “Çöp atmadan önce, galiba şu araç çöp atacak diye tahmin edip arayamazdım ki sizi” diyorum,
Ablacım yapacak birşey yok, diyor.
Öyle mi diyorsunuz piki iyi günler, diyorum.
Allah cezasını versin artık diyor görevli ve ben telefonu kapatıp bizimkilere dönüyorum:
Yapacak bir şey yokmuş, Allah cezasını versin didi…
***Babaannesi bizim Teo’yu bir konuda ikna etmeye çalışıyor; oğlum, bir daha ne zaman görürüm seni belki de hiç göremem…
Teo: Babaanne 3_4 yıl önce seneye ölürüm ben dedin, beni bayram namazına gönderdin, ben hiç gitmek istemiyordum,
Oğlum, hala yaşıyorsun mu demek istiyorsun…
***Timuçin ve kuzeni babaannelerini etek ve başörtülerini girip, bakkala cips almaya gidiyorlar. Bizim ergen oğlanın yorumu: Anne ben utanmayı bıraktım…
Bakkal dönüşü Timuçin: Sokak kalabalık değildi, sabah tekrar çıkacağız,
Ergen oğlan: Bu çocuğu büyütürken nerde hata yaptık…
***Kaynanamgille kahvaltı üstü muhabbeti;
Canım Kaynanam; kadınlar, erkek olsa zorlanmaz, erkekler kadın olsa çok zorlanır…kadın, erkeğin yaptığı her işi yapar, erkek de kadının yaptığı her işi yapar ama tıslaya ,tıslaya yapar, kadın tıslamaz,
Ben: Anneciğim ne kadar güzel konuşuyorsun, kahve yapam mı?
Bizim bey; taksi, taksiliğini, kamyonet, kamyonetliğini yapsın,
Kaynanam; Ben bir tek bizim herif böyle sanıyordum ama erkeklerin hepsi aynı, erkekler değişmiyor,
Ben: anneciğim ne kadar güzel konuşuyorsun, erkekler ,değişime kapalı bence de..
Muhabbet çok eğlenceli, şahsen ben sabahtan beri bizim beye karşı kaynanama hak vermekle meşgulüm, kadın konuşuyor yaw…
Allah belasını versin. Bu güzeldi 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Seyahatimizin bombasıydı evet😂ama ben mazot bittiye de çok gülmüştüm olay anında😆sevgiler
BeğenBeğen